Çocuk Ruh Sağlığı ve Önemi

Uzm. Dr. Emel ÖZEN
Uzm. Dr. Emel ÖZEN

Çocukluk Çağı Depresyonu

İnsanoğlu hayatı boyunca büyük küçük pek çok sorunla karşılaşır ve bu sorunları çözerek olgunlaşır. Günlük hayatta kendi istek ve eğilimleri ile çelişen sayısız engelle karşılaşır. Bu engelleri aşmak için kimi zaman çevresiyle, kimi zaman da kendi kendisiyle çatışmaya girer, bocalar. Zorlukları yendikçe güçlenir. Güçsüz ve yetersiz kaldığında başarabildiğiyle yetinir.


Ruh sağlığı yerinde olan bir insan için bu zorluklar aşılabilirken ruh sağlığı iyi olmayan ya da olaylardan etkilenip sağlığı bozulan kişi, gerçeği iyi değerlendiremez. Tepkileri duruma uygunluk göstermez. Sorunları çözmek yerine sorunun kendisine odaklandığından bir kısır döngü içine girer.


Bunalımsız ve kaygısız bir hayat düşünülemez. Ruh sağlığı iyi olan bir insanın da her zaman mutlu olduğunu söylemek doğru olmaz. Üzüldüğü, kendini kötü hissettiği olaylar mutlaka olacaktır. Fakat dayanma gücü ve esnekliği nedeniyle zor dönemlerden en az yara alarak çıkabilir.


İyi bir ruh sağlığına sahip olan çocuklar ve ergenler psikolojik ve sosyal olarak en üst düzeyde işlev görebilme, iyi bir kişilik geliştirme, düzenli ve sağlıklı arkadaş ve aile ilişkilerine sahip olma ve üretken olma imkânına sahiptirler. Sosyal ve ekonomik olarak bu bireyler etkin bireylerdir.


Çocuk, kişiliğinin temelini oluşturan ilk ruhsal yapıyı 0-6 yaşlarında oluşturmaktadır.
Bu dönemden sonra ilk yaşantılarıyla birleştirip ruhsal yapısını tamamlayarak yaşamını sürdürür. Çocuğun kendi başına bir fert olduğunu hissedip ilk izlenim ve yaşantılarını kazandıracak anne-baba, daha sonra ailenin diğer bireyleridir. Günümüzde yapılan araştırmalar göstermiştir ki çocukla onu yetiştiren arasındaki ilişkinin çocuğun gelişiminde rolü büyüktür.


Çocuğun anne-baba ile sağlıklı ilişkiler içinde geçireceği ilk yıllar, onun geleceğinin en önemli güvencesidir. Başta anne olmak üzere diğer aile bireyleri, olumlu ya da olumsuz etkileriyle çocuğu bir birey olarak hazırlamakta ya da onun gelecekteki yaşantısı için temeller oluşturmaktadırlar.


Çocuk, erişkin insanın küçük bir örneği değildir. Çocuğun sürekli gelişen ve değişen bir birey olduğu göz önünde bulundurularak farklı yaşlarda farklı ruhsal özellikleri olduğu bilinmelidir. Yani çocuğun ruh sağlığı açıklanırken onun gelişimsel özelliklerini de bilmek gerekir.
Örneğin, korku çocukluk çağında sıklıkla görülen ruhsal bir durumdur. Karanlıktan korkan çocuk yadırganmaz ama bu korkuları yetişkin biri gösterdiğinde normal sayılmaz ya da iki yaşındaki bir çocuğun istediğini elde etmek için yere yatıp tepinmesi o çağ için normal görülürken yetişkin bir insanın bunu yapması normal karşılanmaz.


Bu nedenle çocuk davranışını yetişkin davranışına göre değerlendirmek yanlış olur.
Çocuk kendine özgü özellikler göstermekle kalmaz, hızlı ve şaşırtıcı değişmeler gösterir. Üç yaşındaki bir çocuk ile beş yaşındaki bir çocuk gelişimsel özellikler yönünden birbirine benzemez. Görülüyor ki çocukta ruh sağlığının değerlendirilmesi, gelişim dönemlerinde beliren ruhsal niteliklerin ayrıntıları ile bilinmesine bağlıdır.


Her çocuk ayrı bir dünyadır. Çocuk yetiştirmek ise en kutsal, en büyük, en zor, hayat boyu devam ettirilmesi gereken en önemli sanattır. Gelecek açısından düşünüldüğünde bu konunun önemi her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır. Doğacak çocuk anne karnında iken anne-babaların kafasında birçok soru işareti oluşur.
“Kız mı? Erkek mi? Sağlıklı doğup büyüyecek mi? Ailemizde ve günlük hayatımızda nasıl bir değişiklik olacak? İleride nasıl bir insan olacak? Okul başarısı iyi olacak mı? Nasıl bir meslek sahibi olacak? Hayatta başarılı olacak mı?” gibi sorularla çocuğu beklemeye koyulurlar.


Çocuk dünyaya geldiğinde çocukla anne arasındaki ilişkinin çocuğun gelişiminde rolü büyüktür. Duygusal yönden sağlıklı bir anne için çocuk sahibi olmak, normal ve mutluluk verici bir durumdur.
Problemli bir anne için ise çocuk; yeni bir problem, bakım isteyen bir obje, bir sorumluluk veya bir ceza olarak kabul edilebilir. Bu yüzden bu tip anneler başlangıçta erken teşhis edilip tedavi edilirse, yetişmekte olan çocuğa yardım edilmiş olur.

Uzm. Dr. Emel ÖZEN

(...) Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 2012 yılında mezun oldum. Uzmanlık eğitimimi 2018 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalında tamamlayarak Isparta Şehir Hastanesi’nde uzman hekim olarak çalışmaya başladım. (...) Ağustos 2022 tarihinden Kasım 2023 tarihine kadar Manavgat'ta bulunan kendi kliniğimde danışanlarıma hizmet verdim. (...)

You may also like...